NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
حَدَّثَنَا
قُتَيْبَةُ
بْنُ سَعِيدٍ
حَدَّثَنَا
يَعْقُوبُ
عَنْ زَيْدِ
بْنِ أَسْلَمَ
عَنْ عَطَاءِ
بْنِ يَسَارٍ
عَنْ رَجُلٍ مِنْ
بَنِي
حَارِثَةَ
أَنَّهُ
كَانَ يَرْعَى
لِقْحَةً
بِشِعْبٍ
مِنْ شِعَابِ
أُحُدٍ
فَأَخَذَهَا
الْمَوْتُ
فَلَمْ
يَجِدْ
شَيْئًا
يَنْحَرُهَا
بِهِ
فَأَخَذَ
وَتِدًا
فَوَجَأَ بِهِ
فِي
لَبَّتِهَا
حَتَّى
أُهَرِيقَ
دَمُهَا
ثُمَّ جَاءَ
إِلَى
النَّبِيِّ
صَلَّى اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
فَأَخْبَرَهُ
بِذَلِكَ
فَأَمَرَهُ
بِأَكْلِهَا
Harise oğullarından bir
kişi'den (rivayet olunulduğuna göre);
Kendisi Uhut
bayırlarından bir bayırda yavrulaması yaklaşmış olan bir deveyi otlatırken,
hayvanı ecel yakalamış (fakat adam) onu kesecek hiç birşey bulamamış, derken
sivri bir kazık bulup onu hayvanın göğsüne batırmış ve kanı(nı) ak(ıt)mış,
sonra Peygamber (S.A.V.)'e gelip bu durumu kendisine anlatmış (Hz. Peygamber
de) O'na hayvan(ın etin)i yemesini emretmiştir.
İzah:
Bu hadis-i şerifte,
2821-2822 numaralı hadis-i şerifler gibi, hayvanı herhangi bir keskin âletle
kesmenin caiz olduğunu ifade etmektedir. Ancak tırnak ve diş müstesnadır.
Bunlarla kesilen hayvanların etleri helal olmaz. Tırnağın bıçak olarak
kullanılması Habeşistan kâfirlerine ait bir alameti farika olduğundan ve
hayvanı tırnakla kesmekse bu sözü geçen kâfirlere benzemeyi gerektireceğinden
Hz. Peygamber bunu yasaklamıştır. Tırnakla kesmek hayvana zahmet vereceği için
yasaklanmış da olabilir.
Dişle kesmenin
yasaklanmasına gelince, bu hususta bazı sebebler vardır. Bunların başında
dişin kesim esnasında hayvanın kanıyla pislenmesi gelir. Böyle bir âletle
hayvan kesmenin caiz olmayacağını söylemeye ise hacet yoktur. Nitekim aynı
sebebten dolayı Rasûlu Zişan Efendimiz, kemikle taharetlenmeyi yasaklamış ve
kemiklerin müslüman cinnîlerin yemeği olduğunu haber vermiştir.
Ayrıca dişler,
genellikle hayvanı zahmetsizce kesebilecek kadar keskin değildir. Bu bakımdan
dişle kesilen hayvan çok zahmet çeker. İşte bu gibi sebeblerle Hz. Peygamber
dişle hayvan kesmeyi yasaklamıştır. Âlimler bu yasağa bakarak ağızda bulunan
çekilmemiş dişle kurban kesmenin haram olduğuna hükmetmişler. Nitekim 2821 nolu
hadis-i şerifin şerhinde bu mevzu açıklanmıştı.